“…. daha hüzünlü çalın kemanları sonra sizler
duman olup yükseliyorsunuz göğe
sonra bir mezarınız oluyor bulutlarda
rahat yatılıyor.”
Özlem’in 2003 Edebiyat Ödüllü yazar J. M. Coetzee’nin Barbarları Beklerken adlı eseriyle ilgili değerlendirme yazısının ardından benim de bu haftalık değerlendirmem için 2002 Nobel Edebiyat Ödüllü Imre Kertesz’in Doğmayacak Çocuk İçin Dua’yı seçmem büyük bir tesadüf oldu. Doğmayacak Çocuk İçin Dua yazarın Kadersizlik ve Fiyasko eserlerinin ardından yarı-otobiyografik üçlemesinin son kitabı olma özelliğini taşıyor.
Eser psikolojik bir iç hesaplaşma, kendiyle yüzleşme örneği. Hepimizin hayatımızın belli aşamalarında almış olduğumuz kararlar ve onların sonuçlarına dair yaşadığımız iç hesaplaşmalarımızı bu kitapta Yahudi bir Macar aydını olan B.’nin ağzından okuyoruz. İkinci Dünya Savaşı’na tanıklık etmiş, Auschwitz toplama kampındaki soykırımdan kurtulmayı başarmış B.’nin hesaplaştığı kararı da dünyaya getirmeyi reddettiği çocuğudur. Özellikle eser boyunca yazarın doğmamış çocuğuna seslenerek kurduğu kimi ifadelerin çok etkileyici olduğunu ve yazarın ruh halini, iç hesaplaşmasını çok iyi aktardığını düşünüyorum:
“Senin karşında başım hep eğik olacak çünkü sana verebileceğim hiçbir şey yok, ne bir açıklama, ne bir inanç, ne bir silah.” (103)
“Hayır! Başka bir çocuk benim yaşamak zorunda olduğum şeyleri yaşamamalıydı.” (106)
“Son bir büyük sunumla hastalıklı, şiddet dolu yaşamımı gözler önüne serdim – daha sonra bu yaşamın havaya kalkmış ellerin içindeki çıkınıyla birlikte yola koyulmak ve kara bir nehrin sürükleyen, karasularının içinde boğulmak için gözler önüne serdim.” (138).
Son olarak özellikle psikolojik roman türlerini sevenlerin bu romanı beğeniyle okuyacaklarını düşünüyorum. Ve yazımı bir temenniyle bitirmek istiyorum. Ne yazık ki İkinci Dünya Savaşı’nın ardından yarım asırdan fazla zaman geçmesine rağmen B.’nin yaşadıklarını yaşamak zorunda olan pek çok çocuk var. Savaşların karanlık yüzleri çocukların hayatlarını olumsuz yönde etkilemeye devam ediyor. Başka çocukların B.’nin yaşadıklarını yaşamak zorunda olmadığı aydınlık günlere!
About begokuadmin
Sınır tanımayan okurların buluşma noktası