Esneyen Adam…

“Görünen oydu ki sanat, form, mükemmellik, aşkınlık, hakikat zaten sözü edilmeye değmez kavramlar, ağza alınmayan kelimelerdi. Bir bu kasaba için mi? Yaşadığın toprakların gerçeği bu diye hatırlatıyordum kendime. Ama yine de umursamazlığın, kaygısızlığın, rüzgarın estiği yöne göre konumlanmanın da bir sınırı olacağını sanıyor, olması gerektiğine inanmak istiyordum. Erdeme ya da ruhun asaletine… Ne boş düşüncelilik! […]